YÜZ YÜZE GÖRÜŞMELERDE HANGİ KONULAR HAKKINDA SOHBET EDEBİLİRİZ?
Satış personellerine en çok verilen tavsiyelerden biri müşterilerimiz
ile futbol ve siyaset gibi konular hakkında konuşurken dikkat etmemizdir.
Konuşabileceğimiz konular hakkında çok tavsiye almayız ama 😊
Sebebini hiç düşündünüz mü?
Endüstri meslek lisesi, makine/kalıp bölümünde öğrenim
gördüm. Atölyede meslek eğitimleri verilirken öğretmenlerimiz önce makinelerin nasıl
durduracağımızı öğretirdi. Makine nasıl çalışır, nasıl kullanılır ya da nasıl
temizlenir bunları anlatmadan önce nasıl durdurulacağını öğretirdi.
Öğretmenimize neden bu kadar sık makineyi durduracak düğmenin yerini gösterdiğini
sorduğumuzda “çalışırken kıyafetlerinizin makinelere dolaşıp size büyük
zararlar verme riski var. Hepiniz makineleri çok iyi kullanamayabilirsiniz ama
hepinizin makineyi durduracak düğmenin yerini iyi bilmesi gerekiyor” demişti.
Görüşme sırasında siyaset ve futbol gibi konuların açılmasını
kıyafetlerin makineye dolaşma riskine benzetirsek verilen tavsiyelerin neden
daha çok “dikkat et” ve “yapma” içerikli olduğunu anlayabiliriz 😊
Durdurma düğmesinin yerini artık rüyalarımızda görecek kadar
öğrendiğimize göre görüşmelerde hangi konular hakkında konuşabiliriz bölümüne
geçebiliriz heralde 😊
Bu konuda şimdiye kadar en sık duyduğum şeylerden biri “görüşmeye
gidince ne konuşacağız” oluyor. Eski yazılarımdan birinde bize hep yapmamamız
gerektiği söylendi ama ne yapacağımız konusunda çok bilgi verilmediğini
belirtmiştim. Bu yazı böyle düşünenler için 😊
Temelden başlayacak olursak eğer istisnalar olmakla birlikte
görüşmelerin çoğunda konuşulan konular %70 havadan sudan ve %30 ticaret üzerine
oluyor. Yani aslında daha çok sohbet ediyoruz. Zaten karşımızdaki kişiyi firmamız
hakkında dakikalarca uzun uzun bilgilere boğmak da çok tercih edilmez,
edilmemelidir.
%30 luk (hatta bazen çok daha az) kısmı şirketimiz,
hizmetimiz ya da ürünlerimiz ile ilgili olduğu için bu kısımda kişisel satış/pazarlama
becerilerimiz ve tecrübemiz ön plana çıkıyor. Neyi nasıl anlatmalıyız, hangi
materyaller kullanılabilir ya da hangi özelliklerimizi ön plana çıkarmalıyız
gibi bir çok önemli nokta olsa da bu yazımızın konusu %70’lik havadan sudan
kısmı olacak. İlerleyen zamanlarda bu %30’luk kısım için de tekrar bir araya
gelebiliriz 😊
%70’lik kısıma gelecek olursak; ilk defa tanıştığımız
insanlarla uzun süre havadan sudan konuşmak zor gibi gelebilir. Kısmen doğrudur
aslında. Sohbet etmeye çalışırken pot kırma ihtimalimiz de hayli yüksektir
üstelik. Parmağında yüzük olan ve belirli bir yaşa gelmiş birine “çocuğunuz var
mı” diye sorar mısınız mesela? Cevabınız “evet” ise hemen onu “hayır” yapalım. Karşımızdaki
kişi çocuğu olmasını çok istemesine rağmen çocuk sahibi olmayabilir. Ve buna
üzülüyor da olabilir. Aynı şey “hangi mahalle de oturuyorsunuz”, “nerelisiniz”,
“evli misiniz” , “kaç yaşındasınız” gibi sorular için de geçerlidir. Bu tarz
soruların doğrudan sorulmamasını gerektiğini düşünüyorum. Ticaretin dışında çok
etik de bulmuyorum. Bu soruların statü göstergesi, önyargılar, maruz kalınan zorbalayıcı
şakalar ve travmalar içerebilme ihtimalinden dolayı karşımızdaki söylemeden, bu
konular hakkında konuşulmaması gerektiğini düşünüyorum.
O zaman elimizde ne var?
İşiniz ile ilgili keyifli ve heyecan verici şeyler konuşmak
hoşunuza gitmez mi? Karşımızdaki kişinin de hoşuna gidebilir. Satış ve
pazarlama içermemesine dikkat etmemiz gerekiyor 😊 Bunu yapabilmek için görüşme yapacağımız
firmayı ve sektörünü iyi tanımamız ve doğru soruları sormamız gerekiyor.
Görüşme yapacağımız firma ilerleyen zamanlarda bir fuara
katılacaksa bu fuar hakkında biraz bilgi edinmek size yardımcı olabilir. “İki
ay sonraki fuara katılıyor musunuz?” demek yerine “iki ay sonra İstanbul’da
yapılacak fuara katılacağını gördüm. Geçen yıl da katılım sağladınız mı? Sizce
bu yıl fuar nasıl geçecek?” gibi bir soru karşımızdaki kişinin bizden daha çok
konuşmasını sağlayabilir ve “dersinize çalıştığınızı” göstermiş olursunuz 😊
Ayrıca alacağınız bilgileri aynı sektördeki farklı bir firma ile olan
görüşmenizde kullanırsanız olumlu bir izlenim bırakabilirsiniz.
Bunun yanı sıra hizmet verdiğiniz sektörlerle ilgili
dergileri, duyuruları ve dijital yayınları takip edebilirsiniz. “X şirketi sizin
bölgenizde fabrika açmayı planlıyorlarmış. Siz ne düşünüyorsunuz?” diyerek farklı
bir sohbet başlatabilirsiniz.
Ya da sektör bazlı ihracat rakamlarını takip ederek artışlar
ve azalışlar üzerinden de sohbet edebilirsiniz.
Buraya yazamayacak kadar çok konu var.
Patronlarımız bizden ticari ilişkiler kurarak satış yapmamızı
istiyorlar. Bizim de amacımız bu ama bunu yaparken sadece çıkarlarımızı
düşünmek yerine gerçekten insanlara değer verirsek ve bunu karşımızdakine hissettirebilirsek;
kısaca davranışlarımıza samimiyetimizi yansıtabilirsek bir şekilde başarılı
olabileceğimize inanıyorum.
Sorulmasını önermediğim sorular da bunun ilgili aslında. Evlilik,
çocuk, yaş, yaşam şartları yani daha özel hayata yönelik konular karşımızdaki
insanlar müsaade ettiği kadar bizim sohbet konumuz olabilir. Karşımızdaki insanın
yaşıyla alakalı bir takıntısı yoksa zaten “geçen hafta doğum günümü kutladı
arkadaşlarım, xx yaşıma girdim, ama kendimi hala 25 gibi hissediyorum 😊”
der. Siz de sonrasında “ben 18 yaşında olduğunuzu tahmin etmiştim 😊”
dersiniz. Sırası karıştırırsak eğer alacağınız cevaba hazırlıklı olun 😊
Patron açısına geri dönecek olursa eğer; patron firmasını en
iyi şekilde temsil edecek kişilerle bu süreci yönetmek ister. Haklıdır da. Bir
alt kademede satış müdürü de ekibinden bunu bekler. Yani kısaca bu alandaki herkes
önce kendisinden bunu beklemeli.
İnsanları kırmadan ve kırılmadan; samimi, çıkar odaklı olmayan
ve kazan-kazan ilişkisi kuracağınız güzel bir hafta geçirmenizi dilerim.
mailto:tolga.arpaci@teslimator.com
https://www.linkedin.com/in/tolgaarpaci/
https://www.linkedin.com/company/teslimator
https://www.instagram.com/teslimatorlojistik/
https://www.facebook.com/teslimator


Yorumlar
Yorum Gönder